Serpentine Gallery için 2000 senesinden beri her yıl tekrar tasarlanan Serpentine Pavyonu için 2019’da Japon mimar Junya Ishigami seçildi. Ishigami, 2004 yılında ödüllü Junya Ishigami + Associates’i kurmadan önce SANAA’da mimar olarak çalışan Ishigami, pavyonun en genç ikinci tasarımcısı. Geleneksel yapıları yorumlayan ve doğal fenomenleri yansıtan deneysel projeleriyle tanınan Ishigami, pavyon için dünyanın en yaygın kullanılan mimari elemanlarından olan çatılardan ilham almış.
İlkel ve eski hissettiren bir pavyon oluşturmak istediğini belirten Ishigami, “Bina ve peyzaj arasında bir şey. Dünyanın her yerinde kayrak çatılar bulunur, bu yüzden buraya gelen herkes pavyonla temel bir arketipik form tanımlayabilir.” diyor. 2019 Serpentine Pavyonu tasarımı kayrak taşından plakaların tek parça bir kanopi oluşturacak şekilde düzenlenmesiyle yapılmış ve parkın zemininden yükselen bir görünüm amaçlanmış. Pavyonun iç mekanı kapalı bir mağarayı anımsatır; düşünmek için bir sığınak. Ishigami’ye göre tasarım, insan yapımı yapılar ve doğada var olanlar arasındaki uyumu aradığı kendi ‘boş alan’ felsefesini ifade eder.
“Pavyon için tasarımım, doğal peyzajın arka plan olarak yer aldığı yapılı çevreye karşı olan bakış açımızla oynuyor; sanki zeminden büyüyerek çıkmış, kayalardan yapılmış bir tepeye benzemesiyle doğal ve organik bir hissi vurguluyor.” diyor Japon mimar. Yığıntı halinde duran yüzlerce kaba Cumbrian kayrak parçasından oluşan bu manzara, uzanmış kanatlarıyla koruyucu bir sığınak haline getirilmiş bir kuş görünümüne sahip. Yaklaştığınızda, bu tüylerle kaplı gibi görünen tepenin ince bir kabuk olduğunu, ince beyaz sütunlardan oluşan bir ormanın üstüne yerleştirilmiş 62 ton kayrak olduğunu ve içinde mağaraya benzer bir alan yarattığını görüyorsunuz. Ayrıca pavyonun her yönden erişilebilir olması düşünülmüş. Çocukların çatının daha alçak noktalarında altından içeri geçebileceği alanlar tasarlanmış. Pavyonun dünyada görülen kayrak çatıların ağır varlığına sahip olan ve aynı zamanda bir esintiyle uçabilecek kadar hafif görünen, rüzgarla şişen bir kumaş parçası gibi duran dağınık bir kaya kümesini andırmasını amaçladığını da belirtiyor Ishigami.
Çatının altında öngörülenden daha fazla sütun kullanılmış ve mobilyaların yerinden oynamasını önlemek için mühendisler tarafından yapılan rüzgâr analizini takiben bir dizi polikarbonat duvar kurulmuş. Ishigami, tasarımın yoğun bir şekilde tahrip olduğu ve duvarların örtü altındaki serbest dolaşım alanını daha kısıtlı bir çevreye dönüştürdüğü görüşünde. Projenin hedeflerinden biri her zaman iyi mimariyi teşvik etmek ve ilham vermek olmuş. Ishigami “Tasarımımı gökyüzündeki kara bir bulut olarak hayal ettim. İnsanların da buraya gelmelerini ve hayal etmelerini istiyorum.” diyerek 2019 Serpentine Pavyonu tasarımını tanımlıyor.
NO COMMENT