Tabanlıoğlu Mimarlık, İstanbul’un en eski kütüphanesi olan İstanbul Beyazıt Devlet Kütüphanesi restorasyonunu 2015 yılında tamamlamıştır. İstanbul’un en önemli tarihi eserlerinden biri olan, eski adıyla Kütüphane-i Umumi-i Osmani olarak bilinen Beyazıt Kütüphanesi, şehrin dokusu ve yapının tarihi önemi göz önünde bulundurularak, özenle yenilenmiştir.
Tarihi kütüphanenin çatısını oluşturan büyük kubbeleri ve strüktürel dokusu hassas bir biçimde restore edilirken, aynı zamanda kütüphanenin iç mekan kurguları da önemli bir biçimde zenginleştirilmiştir. Kütüphanede var olan eski beton çatı, daha hafif ve cam ile kaplı transparan bir yüzey ile kaplanmıştır. Böylece kütüphanenin içerisine gelen ışık miktarı ciddi oranda artarken, yapının avlusundan kütüphanenin içerisinin görünmesi sağlanmıştır.
İç mekan kurgusuna eklenen en önemli özelliklerden bir tanesi ise Tabanlıoğlu Mimarlık tarafından tasarlanan siyah cam kutulardır. Kütüphanenin belirli bölümlerine yerleştirilen bu özel hacimler, eski el yazması kitapların saklanması için tasarlanmıştır. Her kutunun içerisindeki hava ve sıcaklık kontrol edilerek, önemli el yazması kitapların daha iyi korunması sağlanmıştır. Aynı zamanda bu anıtsal şeffaf kutular, kütüphanenin tarihi yapısının içerisine modern bir dokunuş olmayı başarmıştır.
Kütüphanenin ışıklandırması konusunda da önemli çalışmalar yapılmış ve içerideki yapay ışıklandırmanın kalitesinin arttırılması amaçlanmıştır. Siyah şeffaf cam kutuların içerisinde de özel bir ışıklandırma kullanılmış ve bu yapıların daha da dikkat çekmesi sağlanmıştır.
Tabanlıoğlu Mimarlık, Beyazıt Devlet Kütüphanesi restorasyonunda minimum müdahale ilkesi ile hareket etmiştir. Yapılan her düzenleme, kütüphanenin tarihi yapısına saygılı bir biçimde gerçekleşmiş ve aşırı müdahalelerden kaçınılmıştır. Buna ek olarak, kütüphanenin kuzeydoğu cephesine küçük bir eklenti tasarlanmıştır.
Beyazıt Devlet Kütüphanesi’nin içerisindeki sirkülasyonun daha iyi işleyebilmesi için, giriş binanın avlusuna alınmıştır. Kütüphanedeki mekanlar da kitapların özelliklerine göre bölünmüştür. Çağdaş dönem Türk yayınları ikinci katta sergilenirken, periyodik yayınlar birinci katta, el yazması nadir eserler ise siyah şeffaf kutularda bulunmaktadır.
Bulut
16 Mayıs
Türkçe kaynaklar arasında gördüğüm en faydalı yazı. Teşekkürler…