Emre Arolat tarafından Büyükçekmece’de, şehrin dışında sayılabilecek bir bölgeye tasarlanan Sancaklar Camii, modern islami mimarinin en önemli temsilcilerinden biri olarak dikkat çekmektedir. Osmanlı mimarisinin, günümüz inşaat teknikleri ve teknolojik gelişmeler sonucunda çağ dışı kalması sebebiyle, bu kalıpların dışına çıkmak isteyen Emre Arolat, alışılmışın dışına çıkarak İstanbul’a sade ve etkileyici bir camii kazandırmıştır.
İslam dininde ibadet edilen alanın temiz olan herhangi bir yer olabilmesi, ve camiinin herhangi bir belirli şekli olmaması, Emre Arolat’ın tasarımının en önemli çıkış noktasıdır. Şekle dayalı kalıpların dışına çıkarak, fiziksel ve duygusal algılara hitap eden bir camii yaratılmaya çalışılmıştır. Camiinin tasarımında Hz. Muhammed’e ilk vahiy gelen yer olan Hira mağarasından esinlenildiği de söylenmektedir.
Yapının en önemli tasarım özelliklerinden bir tanesi de içinde bulunduğu eğimli kırsal arazi ile kurduğu ilişkidir. Camiinin eğimle birlikte kaybolması ve dışarıdan bakıldığında camiinin minaresi dışında herhangi bir kısmının gözükmemesi amaçlanmıştır. Kademeli olarak, arazinin eğimi ile birlikte aşağı inen basamaklar aynı zamanda camiinin giriş rotasını da çizmektedir.
Sancaklar Camii’nin tasarımındaki sadelik, iç mimarisinde de gözükmektedir. Camiinin iç tasarımında kullanılan materyallerde abartıya ve gereksiz süse kaçılmadan sade ve şık bir ambiyans yaratılmıştır. Bu sadelik İslam dininin ve ibadet etmenin sadeliğini, saflığını yansıtmaktadır.
Toplam kapalı alan hacmi 1300 metre kare olan Sancaklar Camii, 650 kişinin aynı anda ibadet edebilmesine uygun olarak tasarlanmıştır. Camiinin en önemli özelliklerinden bir tanesi de, camii mimarisinde ilk defa kadınlar ve erkeklerin ibadet alanlarının ayrılmamış olmasıdır. Kadınlar diğer camiilerdeki gibi arkada ibadet etmek yerine erkekler ile aynı safta ibadet edebilmektedirler.
NO COMMENT