Mimaride yaratıcı çözümleriyle dikkat çeken Brazilyalı mimar Lina Bo Bardi tasarımı SESC Pompeia Fabrikası (SESC Pompeia Factory), 1977-1986 yılları arasında yapılmış. Yapı, Sao Paulo’da çokça bulunan fabrikalarından birinin eğlence/dinlence merkezi olarak tasarlanmış. SESC Pompeia yapıldığı zamanın Brezilya’sında kentsel değişimin simgesi ve modern mimariye ‘ulaşılmaz’ olarak düşünüleni katan bir yapı.
Fabrikanın açılmasıyla SESC (Serviço Social do Comércio – İş Kuruluşları Sosyal Servisi) adlı develete bağlı olmayan, işçilere sağlık, spor ve kültürel aktivite imkanı sağlayan kuruluş, hem fabrika işçilerine hem de tüm Sao Paulo kentine yepyeni bir rekreasyon merkezi kazandırmış oldu. Lina Bo Bardi’nin son işlerinden biri olan merkez, aynı zamanda Bo Bardi’nin film, resim, gazetecilik, mobilya tasarımı, moda ve aktivistlikten kendine kattığı bilgilerle mimarlığa dönüşünü de simgeliyor.
SESC Pompeia aslında bir çeşit ‘mikro-şehircilik’ olarak da düşünülebilir. Yapının programı bir şehirde olmak, kamusal alanda vakit geçirmek ve kolektif aktivitelerde bulunmak ile ilgili tüm aktivitileri barındırmayı amaçlıyor.
Proje, bir çeşit yığılma olarak planlanmış -programların, insanların yığılması. Bu yığılma sonucu ortaya çıkana müdahele ediyor Lina Bo Bardi -mimari bir operasyon ile. “Yapı, mimari müdehele ve birçeşit mimari icat.” Philippe Blanc.
Lina Bo Bardi’nin işleri genel anlamda bulunduğu alanda yaratma potansiyelini sonuna kadar inceleyen, istenileni gerçekleştirmek üzre yapıya boşluğu ve sesi sağlayan bir karaktere sahip. Bazı yapılarında bu mekanlar ‘çirkin’ ve ‘bitmemiş’ olarak nitelendirilebilicek şekilde bırakılıyor. Bunun sebebi Bo Bardi’nin mekanı kullanıcıların kendi çabalarıyla yeniden inşa etmesine izin vermek. SESC Pompeia da bunun örneklerinden biri. Fabrika, Sao Paulo’da halkla birlikte yeni bir lokal hareketi öneren, bunu modern mimariye uyarlayan bir çalışma.
SESC Pompeia, eski zeytinyağı fabrikasının fıçı üretim kısmına ait olan kütleyi kullanıyor ve buna iki adete dikey yapı ekliyor. Bu iki kule, yapıya üst kotlardan geçen yürüyüş yollarıyla bağlanmış. Bunun aksine fabrikanın birçok mekanı zemin kotunda kurgulanmış. Bo Bardi, varolan fabrikanın karakteristiğini büyük bir ölçüde korumayı amaçlıyor.
Arazide varolan mekansal kaliteleri korumak amacıyla, yapıda büyük hacmin içine, istenilen objenin serbest bir şekilde yerleştirilmesine odaklanılmış. Bu nedenle yapıda ana salon ile kütüphaneyi, galeri alanlarını, dinleme odasını ve bunların hepsinin önünden geçen nehri birbirinden ayırmak için incecik bir beton stürktür kullanılmış. Merkez, eski fabrikanın mekanlarıyla iki yeni hacimde ev etrafında, tenis kortu, havuz, atölyeler, kütüphane, oturma odası, sergi alanı, oditoryum, restoran ve güneşlenme alanını barındıyor.
SESC Pompeia’nın ilginç mekanlarından birisi Lina Bo Bardi’nin kurguladığı tiyatrosu. Fabrikada yaratıcı süreçleri içinde barındıran kütleler için açık hacimler düşünülmüş. Merkezin tiyatrosu, geleneksel tiyatro formundan kopup tasrımını tekrar irdeliyor.
Tiyatro kısmında seyirci daima başka bir seyirci topluluğunun önünde. Bunun amacı doğaçlama tiyatroya sevk etmek. Seyirci grupları kendi önlerindeki senaryolara göre doğaçlama oyunlar ortaya koyuyor.
Proje aynı zamanda içinde yeni bir ‘fabrika sokağı’ barındırıyor. Burası bazı performanslara mekan sağlayan bir alan olmasının yanı sıra fabrikanın içindeki kütlelerin arasında bu ‘şehri’ dolaştıran bir rota. Hafif eğimli yürüyüş yolu, kültürel ve servis alanlarının içinde daha korunaklı olan mekanlara yönlendiriyor ziyaretçiyi -havuz ve spor alanları. Yapının kütlelerini gezdiren ‘sokak’ bir tür parkur olarak tasarlanmış. Bu parkulara bri buluşma noktası da tasarlanmış.
SESC Pompeia’nın orijinal strüktürü betonarme ve yığma. Zamanın göre oldukça üst bir teknolojiyle yapılmış eski fabrika. Yeni projede eski strüktüre çok müdahele edilmeden ve yeniden şekil verilmesi istenmiş. Yapının strüktürüne iç sokağın gerektirdiği altyapısal ögeler için müdahele edilmiş. Fabrika inşa edilebilirlik açısından ikiye ayrılmış projede; Arroyo de las Aguas Pretas olarak inşa edilemeyen alan ve fabrikanın havadaki yürüyüş yolları. İnşa edilemeyen alan kapsamında fıçı fabrikasının eski hangar kısmının korunması, yeni topoğrafya yaratılmaması ve mimarın iki alanda inşa etmesine izin verilmesine karar kılınmış.
Lina Bo Bardi’nin yapının fonksiyonlarını arttıran yaklaşımıyla da birbirleri arasında belirli bir mesafe olan ve varolan la dikey bir sirkülasyon ilişkisi kurması gereken iki hacim düşünülmüş. Basit, ayak izi büyük olmayan ve efektif bir çözüm olarak da iki adet silindirik yapı önerilmiş.
İki dikey yapı, varolan hacme asılı duran yürüyüş yollarıyla bağlanmış -yapıya karateristik bir özelliğini katan, sirkülasyon alanı tanımlayan bir eklenti. Sonuç olarak ortaya içerideki aktivitelerin sürekliliğini sağlayan eklemsiz bir birleşim çıkmış.
SESC Pompeia oldukça sade fakat güçlü bir estetiğe sahip. Rüstik görünüme sahip yeni betonarme, cephede aydınlatma için açılan amip şeklindeki delikler (mimar bunlara İspanyol iç savaş delikleri diyor.) ve bunları kapayan ahşap kırmızı pencereler kullanılmış. Su elemanı kullanılarak da yaşlı betonu ve fabrikanın kafes kirişlerini yansıtan etkileyici bir atmosfer yakalanmış.
“Riskli araçlar ve amatör yapım tekniklerini önde tutan Güney Amerika mimarisinde geçmişin ve el işinin izleri kaçınılmaz. Bu bakımdan yapı, bir çeşit kumdan kale…Sao Paulo’daki vatandaşların buluşması ve eğlenmesi için tasarlanmış SESC Pompeia, bu izlerle dolu; zamanında orada çalışan ve oraya hırsı ve cömertliğiyle dolduran işçilerin izleriyle…” Lina Bo Bardi yapısının özgün karateri üzerine.
NO COMMENT