Şişhane Park, 2002 yılında Murat Şanal ve Alexis Şanal’ın kurduğu ŞANALarc tarafından 2013 yılında tasarlandı. ŞANALarc Şişhane Park’ı insanların kalabalık şehirde birlikte kullanabilecekleri alternatif bir kamusal alan olarak tanımlıyor. Ancak Şişhane Park, içinde bulunduğu şehirden çok daha kalabalık ve yoğun bir proje. İsmi Şişhane Park olmasına rağmen, yapı ne alışılagelmiş bir park ne de tipik bir kamusal bina. Genel olarak tanımlamak gerekirse Şişhane Park İstanbul’un merkezinde yaratılan cesur bir kamusal mekan yorumu.
Beyoğlu’nun güneybatı ucunda, Tarlabaşı Bulvarı’nın üstünde bulunan Şişhane Park, tasarımı ile bu bölgeye gelen ziyaretçileri ve bölge halkını, çevresel faktörler ile bir araya getirmeyi amaçlıyor. Eşsiz Haliç manzarasına bakan projede insanların dinlenebilecekleri, oyun oynayabilecekleri ve bir ağacın gölgesinde oturabilecekleri mekanlar yaratılmış. Park, İstanbul’un alışılagelmiş parklarından oldukça farklı. Diğer parkların aksine Şişhane Park; yürüyüş parkuru, ahşap oturma alanları ve açık mekanlar ile tanımlanıyor. Böylece ortaya her yaştan ziyaretçinin eğlenerek keşfedebileceği ve kullanabileceği bir park ortaya çıkıyor.
Şişhane Park, aynı zamanda İstanbul için çok önemli bir ulaşım geçiş noktası haline gelmiş. Kamusal ve özel ulaşım araçlarının durak noktası olan Şişhane Park, pek çok toplu-taşıma hattını birbirine bağlıyor. Yapının içinden Şişhane metro durağına direkt iniş sağlanıyor. Şişhane metrosunu kullanan insanlar buradan otobüs ve dolmuş duraklarına ve Kasımpaşa’ya ulaşabiliyor. Buna ek olarak yapı, bünyesinde 1,000 araçlık bir otopark bulunduruyor. Ayrıca, yapının içinde Beyoğlu Belediyesi Evlendirme Dairesi de bulunuyor.
Yapı, sürekli değişen, dinamik bir kimliğe sahip. ŞANALarc, Şişhane Park’ın mevsimsel değişikliklere ve kültürel aktivitelere göre değişebilen, gecesi ve gündüzüyle 24 saat yaşayan bir deneyim durağı olmasını amaçlamış. Tasarımda kullanılan mimari dilden inşaatta kullanılan malzemelere kadar tüm kararlar bu dinamizmi vurgulamak doğrultusunda alınmış. Tasarımda tercih edilen malzemeler İstanbul’un kent dokusuna benzer ve alternatif dokular üretilmesini sağlıyor. Yapı, bir bütün olarak ziyaretçilerinin hayal gücünü test ediyor.
ŞANALarc’ı tasarım aşamasında en çok zorlayan etkenlerden biri, yol kotu ile giriş kotu arasında bulunan 12 metrelik kot farkı olmuş. Ofis, bu sorunu teraslı bir yapı tasarlayarak çözmüş. Tarlabaşı Bulvarı’na bakan platform caddeden gelen gürültü ve kirliliğe maruz kalırken, yükselen ikinci teras korunmuş bir açık mekan üretiyor. Üçüncü teras ise doğal ışığın ve temiz havanın ana otopark katına inmesini sağlıyor.
Projenin amacı, Şişhane Park’ın Galata ile Beyoğlu’nun diğer mahalleleri arasında bir geçiş noktası olması ve Kasımpaşa’daki sosyal hayatın bu bölgeler ile bağlantısının sağlanması. Böylece tasarlanan park, hem Galata’daki yaşamın deneyimlenebildiği doğal bir mekan hem de kültürel aktiviteler ve kentsel programlar için kullanılabilecek alternatif bir kamusal alan.
NO COMMENT